Şiir: Ihlamurlar Çiçek Açtığı Zaman


I.
Dilimde sabah keyfiyle yeni bir umut türküsü
Kar yağmış dağlara bozulmamış ütüsü
Rahvan atlar gibi ırgalanan gökyüzü
Gözlerimi kamaştırsa da geleceğim sana
Şimdilik bağlayıcı bir takvim sorma bana
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Ay, şafağa yakın bir mum gibi erimeden
Dağlar çivilendikleri yerde çürümeden
Bebekler hayta hayta yürümeden
Geleceğim diyorum, geleceğim sana
Ne olur kesin bir takvim sorma bana
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Beklesen de olur, beklemesen de
Ben bir gök kuruşum sırmalı kesende
Gecesi uzun süren karlar-buzlar ülkesinde
Hangi ses yürekten çağırır beni sana
Geleceğim diyorum, takvim sorma bana
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Bu şiir böyle doğarken dost elin elimdeydi
Sen bir zümrüd-ü ankaydın elim tüylerine değdi
Sevda duvarını aştım, sendeki bu tılsım neydi?
Başka bir gezegende de olsam dönüşüm hep sana
Kesin bir belirtemem, n'olur takvim sorma bana
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Eski dikişler sökülür de kanama başlarsa yeniden
Yaralarıma en acı tütünleri basacağım ben
Yeter ki bir çağır beni çiçeklendiğin yerden
Gemileri yaksalar da geleceğim sana
On iki ayın birisinde, kesin takvim sorma bana
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Bak işte, notalar karıştı, ezgiler muhalif
Hava kurşun gibi ağır, yağmursa arsız
Ey benim alfabemdeki kadîm Elif
Ne güzellik, ne de tat var baharsız
Güzellikleri yaşamak için geleceğim sana
Geleceğim diyorum, biraz mühlet ver bana
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Ihlamurlar çiçek açtığı zaman
Ben güneş gibi gireceğim her dar kapıdan
Kimseye uğramam ben sana uğramadan
Kavlime sâdıkım, sâdıkım sana
Takvim sorup hudut çizdirme bana
Ben sana çiçeklerle geleceğim
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

II.

Bilirsin ki burada değilim artık
 Ihlamurlar çiçek açtığı zaman
Gelir benim yüreğimde toplanır
Dağlanır üstünden sıyrılan duman.
Bir yanım mosmordur, bir yanım beyaz,
Bir yanım karakış, bir yanım ilkyaz.
Can evime bakışların saplanır;
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Ihlamurlar çiçek açtığı zaman;
 Ne sen gurbetçisin, ne ben sılacı.
Senden gayrısına bakmak mümkün mü;
Gözlerini esir alan dağlardan.
Kapımı üç defa çalan postacı
''Adresinde yok!'' diye notlar düşer,
Eski adresinde bir hüzün eser;
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Eski adresimse kurumuş bir gül,
Gizemli bir ıtır, domur domur kan,
Yaba yaba yelde savrulur gönül,
Firkatli turnalar geçer uzaktan.
Dalgınlığım debimetre tanımaz,
Başım çarpar bir gemi bordasına
Düşerim bir girdabın ortasına
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Birden bezeklenir sevda haritam,
Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.
Lâleler toplarım ben tutam tutam,
Bizim için çalar kıvrak bir keman.
Gök papatya, yer ise lâle bahçesi,
Aşka ışık dokur kuşların sesi.
Seninle hep aynı yerde oluruz;
Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Kumaşı eprimiş üç mevsim geçer,
İlkyazla uyanır derin uyuyan.
Tan sesine cıvıldaşır serçeler,
Sevdadır alnıma namlu dayayan.
Havuzuma ay ışığı dökülür.
Bilirsin ki burada değilim artık,
Ruhum yağmur yağmur göğe çekilir;
Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Gülde çiy damlası... buzum sırçayım;
Güneşe çarpınca param-parçayım.
Bir Emirgân'dayım, bir Kanlıca'da,
Şehir bir hançerken kan burgacında.
Mekâna sığar mı bu dolu yürek?
Bu sevda çeşmesi, bu deli yürek.
Baylanır, beklerken baygın düşerim;
Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

III.

Saçlarına pütür pütür yapışmış,
Gözlerinin rengi ile sıvanmış
Bir avuç kuru çiçek topladım.
Kırılıp dökülmesinler diye
Sevgiyle, özenle tek tek topladım.
Yürek fideledim zamana ve mekâna,
Hasat vakti geldi yürek topladım.
Belli ki bu yıl da vuslat gecikecek
Aşıdır, serumdur, besindir her umut,
Ey sevgili umudunu diri tut.
Bedenim hür değil, mühlet ver bana,
Er veya geç çıkıp geleceğim sana;
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Mevsimi geçiyormuş, geçsin varsın,
Hep böyle dönüyor zaman tekeri.
Biri gider, biri gelir mevsimlerin,
Sonsuzluğu, diri aşklarla kucaklarsın.
Acılardan damıtırsın şekeri,
Sabrı da güzel olur çeyizi hazır kızların.
En ışıltılı çağında yıldızların
Kaç bıldır öteden göz kırpar bana,
Her umut bir yoldaş, her dert âşina.
Sorma ıhlamurlar ne zaman çiçek açar
Beni güneşin ortasında atsalar da
Yanarım, pişerim, gelirim sana;
- Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Bahaeddin Karakoç

...

Vuslatı bir çiçeğin açışına şahit kılmak.. ne ümitli bir bekleyiş.. Şair şiirinde takvim, saat vermiyor; o efsaneleşen zaman dilimine dikkat çekiyor: ıhlamurlar çiçek açtığı zaman.. Bilir misiniz, şair neden ıhlamurların çiçek açma vaktine dikkat çekmiş? Çünkü ıhlamurlar en geç çiçek açmasıyla bilinir. ''Kimseye uğramam ben sana uğramadan/Kavlime sâdıkım, sâdıkım sana.'' diyor. Sırf bu yüzden bekler insan. Budur her acıyı tahammül kılan. Şiir mi konuşuyor, yoksa şair mi şiir olup yüreğe sesleniyor; biraz hasret, biraz hüsran kokan bir şiir bu şiir.

Peki ıhlamur hakkında ne biliyoruz? Ihlamur, Haziran ve Temmuz aylarında açan sarımsı çiçekleriyle etrafa hoş koku yayan bir ağaçtır. Fotoğraflarda gördüğünüz üzere, kokusunu içime çeke çeke sevgiyle, özenle bizzat kendim topladım, tek tek. (06. 06. 2021) Sarkık demetler halinde sarımsı ve beyazımsı renklerde açan bu çiçekler toplanıp kurutuluyor, çay olarak tüketiliyor biliyorsunuz. Hani şu kış aylarımızın vazgeçilmezi.. Boğazı yumuşatmak ve gribi önlemek gibi güçleri, sakinleştirici etkisi de var. Çiçek açan türüne dişi, açmayan türüne erkek ıhlamur deniyormuş. 

Karakoç, son dizelerine doğru ''Sorma ıhlamurlar ne zaman çiçek açar.'' derken ne vakit geleceğini kendisi de kestiremez aslında.. Ama nahif insan sonuçta, gelmeyeceğim, dememiş, ''ıhlamurlar çiçek açtığı zaman'' demiş. Bu bakımdan bekleyene umut veren, 'acaba şair ıhlamurlar çiçek açtığında bekleyenine gitti mi?' diye düşündürüyor şiir. 
Rahmet olsun şairimize..
Umutla suladım gönül bahçemi
Ne ıhlamurlar çiçek açtı, ne beklenen gemi geldi, ne sen..
İnsan en çok bekleyişleri biriktiriyor içinde,
Beklemeyi sevmişiz, yitenlere aldırmadan..
Mevzu ne ıhlamur, ne gemi, ne sen...


@müverriheninkaleminden

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder